Malumunuz bugün dünya kadınlar günü. Bu konu hakkında düşünürken geçenlerde oğlumun sorduğu bir soruyu hatırladım.Babası çalışırken "Baba! sen kadınları seviyor musun?" diye sordu. Eşim beklenmedik sorularla karşılaşan her ebeveyn gibi bocaladı ve cevap vermemeyi tercih etti. Aradan bir kaç gün geçti. Sorunun cevabını alamayan ve tatmin olamayan oğlum aynı soruyu bana sordu. Aklım yettiğince cevap vermeye çalıştım.
-"Seviyorum tabi"- "Neden?"
-"Ben kadınım, anneannen kadın o yüzden" dedim.
ben soruyu az da olsa cevaplayabildim derken arkasından diğer soru geldi.
-"Anne! sen erkekleri seviyor musun?"
-"Evet seviyorum. Çünkü baban erkek, sen erkeksin" deyiverdim.
Çok ta yeterli bir cevap olduğunu sanmıyorum. Ama oğlumun üç yaş civarı cinsiyet gelişimi sürecindeki ilk soru silsilesini atlamış oldum sanırım.
Düşününce daha küçük bir çocukken anlamaya başlıyoruz kadın-erkek farklılığını. Peki, hayatı öğrenme merakı ile başlayan doğal gelişim süreçlerinden şiddet eğilimli psikolojiler nasıl doğabiliyor? Başlangıçta sen kızsın ben erkek, bu oyuncak kız oyuncağı, ben o kazağı giymem onun rengi pembe gibi masumane itirazlar ederiz. Aradan geçen yaşantılar yerini nasıl oluyor da "eksik etek" gibi yakıştırmalara, "kadın şoför işte "küçümsemelerine, "bir kadına göre iyisin" sözde övgülerine, fiziksel veya psikolojik şiddete dönüşebiliyor. Bu sorunların temelleri tartışıla dursun. Kaldığımız yerden devam edeceğiz okumaya veya şahit olmaya tatsız olaylara.
En medeni kabul edilen topluluklarda bile kadına yönelik şiddet farklı tarzlarda yaşanmaktadır. Eğitimli eğitimsiz herkes istenmeyen davranışlara maruz kalabiliyor. İşte burada bir birey olarak sahip olduğunuz özellikler giriyor devreye. Ne kadar güçlü olabilirsiniz? Hayatınıza nasıl yön vereceksiniz? Kendiniz yaşamasanız bile kadınların bir çoğu baskı ve şiddetle iç içe yaşıyorlar.
Ebeveynler olarak çocuklarımızı karşılaşacakları her zorluğa karşı geliştirmek ve yetiştirmemiz gerekiyor. Çocuklarımıza sevgiyi, saygıyı, insana ve kendine değer vermeyi, kendini savunmayı, zorluklarla başa çıkmayı ve daha bir sürü şeyleri öğretmeliyiz galiba. Anneler çocuk eğitiminin kilit noktasında duruyor. Anneyiz, kadınız ve işimiz çok zor.
Mutlulukla kalın. Sevgiler.
kadınlar günümüzz kutlu olsunn:))
YanıtlaSilkeçe ve kitap ile uğraşmayı ben de çok seviyorum.keçeden yaptıklarınıza bayıldım hele çiçekleriniz çok tatlı sizi büyük bir zevkle takip edeceğim bana da beklerim hatta çok sevinirim:)http://sekermisekerseyler.blogspot.com/
YanıtlaSilGüzel yorumlarınıza teşekkürler.
YanıtlaSil